Fatih Karagümrük Teknik Direktörü Marcel Licka’dan Fatih Terim yorumu! ‘İlginç olabilir’
Trendyol Süper Lig ekiplerinden Fatih Karagümrük'ün Çek teknik direktörü Marcel Licka, futbola bakış açısından Rusya'daki kariyerine, Türkiye'deki ilk...
Hazırlıklarını Riva'da sürdüren kırmızı-siyahlı ekibin çalıştırıcısı Marcel Licka, şans ile oynamamaları gerektiğini belirterek, istikrarlı bir performans ortaya koymak zorunda olduklarını söyledi.Haberin Devamı ›Takıma katılan oyuncularla Karagümrük'ün geliştiğini dile getiren Licka, "İlk haftalara göre aynı Karagümrük değiliz. Her hafta kazanmak isterim. Bazen kötü maçlar çıkarabilirsiniz ama iyi takımlar kötü oynarken bile kazanmayı bilirler. Biz maalesef böyle bir takım değiliz. Kazanmak istiyorsanız son 30 metrede etkili olmanız gerekiyor. Biz bunu daha yapamadık. Bizde o öldürücü his, soğuk kanlılık yok. Bu da yeni transferlerle adım adım olacak. Çok daha agresif olmamız gerek. İstikrarlı bir oyun oynamamız lazım. Şans ile oynamayı seven bir insan değilim. İstikrara inanan bir insanım. Bu oyunu devam ettirmemiz gerekiyor." ifadelerini kullandı.Ofansif, ileri ve dikine oynanan bir oyunu tercih ettiğini anlatan Licka, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:Haberin Devamı ›"Çok şut çekilmesini istiyorum. Bizim kaliteli şutlar çekmemiz gerekiyor. Üçüncü bölgeye geldiğimizde oyuncularıma korkmamalarını ve sakin olmalarını söyledim. Hata yapmaktan korkmayın. 1-0'lık maçları sevmediğimi söyledim. 4-3'lük maçları 1-0'lık maçlara tercih ederim ama bazen 1-0'a da tamam diyebiliyoruz. Kötü oynuyorsanız o 1-0'lık skoru kabul edebiliyorsunuz. Taraftarlara heyecanı, ruhu olan bir takım göstermek istiyorum. Bir temelin üzerine bir ev inşa ediyormuşuz gibi düşünün. Bu evi de yavaş yavaş inşa ediyoruz. Yolun başındayız ve bunun meyvelerini daha sonra yiyeceğiz.""CSKA Moskova'ya hayır demek zor bir karardı"Marcel Licka, Fatih Karagümrük'e gelmeden önce Rus ekibi CSKA Moskova'dan teklifi aldığını ve bunu geri çevirmenin kendisi adına zor bir karar olduğunu aktardı.Türkiye'ye geldiği günden bu yana heyecanlı olduğunu vurgulayan tecrübeli teknik adam, şunları kaydetti:"CSKA Moskova'ya 'hayır' demek zor bir karardı. Ben çok fazla fikrini değiştiren biri değilim. Sözünü tutan biriyim. Bir kere 'hayır' dedim mi bunu kolay kolay değiştirmem. Materyalist, parayı düşünen bir insan değilim. Benim farklı heveslerim ve ihtiyaçlarım var. Fransa'dan da çok iyi bir teklif geldi. Fakat o kulübün başkanı bir başka teknik direktörle anlaştı. Sonra beni Türkiye'den istediler, Fatih Karagümrük'ten iletişim kurdular. Ben de buna sıcak baktım. Burada, futbol aşkı diye bir şey var. İnsanlar futbolla yatıp, futbolla kalkıyor. O yüzden burayı tercih ettim. Burası benim için çok güzel bir tecrübe olacak. Büyük bir takımın hocası değilim belki ama Karagümrük daha rekabetçi bir kulüp olacak. Takımımız savaşacak, izlemesi keyifli bir ekip olacak. Alçak gönüllü bir takımız. Neler yapabileceğimizi biliyoruz ama bunları maksimumda göstermek ve Süper Lig'de iz bırakmak istiyoruz."Haberin Devamı ›"Süper Lig'de bir ligin içinde iki farklı lig varmış gibi""Süper Lig'de bir ligin içinde iki farklı lig varmış gibi. Burada 4-5 takım öne çıkıyor." diyen Çek teknik adam, genç oyunculara güvendiğinin altını çizdi.Tarık Buğra Kalpaklı ve Muhammed İyyad Kadıoğlu gibi iyi genç oyunculara sahip olduklarını belirten Licka, "Süper Lig'de bir ligin içinde iki farklı lig varmış gibi. Ligde 4-5 takım öne çıkıyor. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş; bunlar "Üç büyükler". İki takım daha bunların arasına katılabiliyor. Daha iyi olmamız için transferlerde önemli adımlar atmamız gerekiyor. Benim iyi seçimler yapmam gerekiyor. Bir transferde hata yapabilirsiniz. Bu transferlerden 4 ya da 5'inde hata yaparsanız bunun sorumluluğu bana aittir. Biz deliler gibi para harcamıyoruz. İyi ve kaliteli genç oyuncularımız var. İyi bir yatırım yaptık, onların süre bulmaları da önemli. Belki ileride kulübümüz bu oyunculardan para da kazanabilir. Gençlerimize güveniyoruz." diye konuştu.Haberin Devamı ›"Cerny ve Jurasek Beşiktaş taraftarlarına keyif verecek"Marcel Licka, Beşiktaş'ta forma giyen Çek futbolcular Vaclav Cerny ve David Jurasek'in Türk futbolu için değerli olduğunu ifade etti.İki oyuncuyla daha önce tanışmadıklarını anlatan Licka, "Vaclav Cerny ve David Jurasek ile iletişim kurmadık. Bana göre daha genç oyuncular. İkisi de bildiğim futbolcular. Çekler olarak her yere uyum sağlayabilen insanlarız. İspanya, Asya'da bir ülke, Türkiye olsun her yere çabuk bir şekilde adapte olma özelliğine sahibiz. Jurasek genç bir arkadaşımız. Slavia Prag'da da oynadı. Daha sonra Benfica'ya gitti. Benfica adımı sanırım onun için biraz fazla zor oldu. Oradan da Hoffenheim'a gitti. Bence iyi bir sol bek oyuncusu. Zeki bir oyuncu. Slavia Prag'dayken onu izliyordum. İyi oynuyordu. Benfica'ya gittikten sonra çok izleyemedim. Şimdi daha çok izleyebileceğimi düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.Haberin Devamı ›Vaclav Cerny'nin çok iyi bir kanat oyuncusu olduğunu vurgulayan Licka, "Geçen sezon Glasgow Rangers'da iyi bir sezon geçirdi. Bire birlerde çok iyi bir oyuncu, çok hızlı. Teknik özellikleri de güçlü, Arjen Robben gibi topla içeriye kat edip, arka direğe efektif şutlar çekebiliyor. Beşiktaş bence iyi bir kanat oyuncusu transfer etti. Türkiye'de büyük takımlarda oynamak önemli. İki oyuncu da taraftarlara keyif verecek. Kaliteli oyuncular ama önemli bir şey var, o da çalışmaları gerekiyor. Herkesin bu hayatta çalışması gerekiyor. Forma bedavaya kazanılan bir şey değil. Bunu hak etmeleri gerekiyor. Türk futbolu önemli iki değer kazandı. Bu oyuncuların büyük maçlarda iyi işler çıkaracağını düşünüyorum." şeklinde konuştu.Türkiye'de forma giymiş Çek futbolculara dairMarcel Licka, Türkiye'de forma giymiş Çek futbolcuların önemli fedakarlıklar yaparak iz bıraktıklarını belirtti.Geçmişte Galatasaray'da forma giymiş Milan Baros, Marek Heinz ve Tomas Ujfalusi ile yakın arkadaş olduklarını söyleyen Çek teknik direktör, "Bu isimlerle milli takımda ve alt yaş gruplarında beraber oynadık. Özellikle Baros ile Banik Ostrava'da da birlikte oynadık. Çok sevdiğim insanlar. Baros buraya arada sırada gelmeli, beraber zaman geçirip kahve içmeliyiz. Ayrıca Lukas Zelenka ve Ondrej Celustka burada iz bırakan oyuncular. Kulüpleri için çok çalıştılar. İyi sonuçlar aldılar. Çok fedakarlıklar yaptılar. Göze hoş gelen bir futbol ve taraftarların maçtan sonra mutlu olmaları gerekiyor ki ben de burada iyi bir iş çıkarayım ve iz bırakayım. Rusya'da taraftarların sevgisini hissediyordum. Bunları yapamazsanız, dürüst olmazsanız taraftarlardan o sevgiyi alamazsınız. Teknik ekibimle beraber iyi iş çıkarabilirsek Karagümrük taraftarlarının kalbine girebiliriz." ifadelerini kullandı."Fatih Terim ve Çekya Milli Takımı birlikteliği ilginç olabilir"Licka, Fatih Terim'in Çekya Milli Takımı'nın başına geçmesi durumunda "ilginç bir senaryo" yaşanabileceğini dile getirdi.Son günlerde adı Çek Milli Takımı ile anılan Fatih Terim'in iyi bir teknik direktör olduğunun altını çizen Marcel Licka, şunları kaydetti:"Fatih Terim ve Çekya Milli Takımı birlikteliği ilginç olabilir. Sadece Türkiye'de değil, Avrupa'da da başarıları olan bir isim. Galatasaray ile UEFA Kupasını kazandı. Birkaç kez milli takımı çalıştırdı. Çok büyük bir tecrübeden bahsediyoruz. Fakat kolay da değil. Dışarıdan gelen insanlar için oradaki olaylar nasıl işler? Oradaki kültürü, mantaliteyi öğrenmeleri gerek. Bu zaman alabilir. Buraya ilk geldiğimde biraz zorlandım. Buradaki kültürü tanımam, burada işler nasıl yürütülüyor öğrenmem gerekti. Sanırım Pavel Nevded de Fatih Terim ile Suudi Arabistan'da beraber çalışmışlardı. Orada tanışmaları da önemli. Birbirlerini tanıyorlar. Sıfırdan doğmayacak bir ilişki bu. Bir de kafamda bir soru işareti var. Çekya Milli Takımı'nın tarihinde yabancı hoca çalıştı mı bundan eminim değilim. Bu birliktelik yaşanırsa ilginç bir senaryo görebiliriz."Rusya kariyeriRusya'da çalıştığı dönemde Orenburg ve Dinamo Moskova'da görev yapan 48 yaşındaki çalıştırıcı, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:"Rusya'da 5 yıl çalıştım. Benimle Rusya'da çalışan herkese çok teşekkür ediyorum. Ekibimle çok önemli işler çıkardık. Orenburg ile 1. Lig'e çıktık ve orada puan rekoru kırdık. Dinamo Moskova ile de son saniyeye kadar yarışın içindeydik. İzlemesi çok keyifli bir takım oluşturduk. Ligin en iyi, izlemesi çok keyifli bir hücum hattına sahiptik. 30 maçta 60 gol attık. Bizim yaptığımız işte ben yok, biz var. Ekibim olmasaydı bu başarıları elde edemezdim. Orada en iyi teknik adam ödülünü de kazandım. Bu ödülü ekibimle paylaşıyorum.